İBB, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıl dönümünü, şanına yakışır şekilde Türkiye’nin en büyük sahnesinde kutladı. Boğaziçi Köprüsü şeklinde tasarlanan ve son teknoloji görüntü, ses, ışık ve otomasyon ekipmanları kullanılarak üretilen 150 metrelik sahnede ünlü sanatçılar 100. yıl coşkusunu İstanbullulara yaşattı. Dilek Kaya İmamoğlu ve 142 arkadaşıyla birlikte yola çıkan Eşi Dr. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, dev Türk bayrağını elden ele geçirerek dalgalandırılmasına destek verdi. Meydanı dolduran İstanbullulara seslenen İmamoğlu, “Türkiye’yi özgür ve mutlu, güçlü ve istikrarlı bir ülke yapmanın şartı Cumhuriyetin ilke ve değerleri etrafında bir araya gelmektir. En büyük uzlaşmayı, bu güzel buluşmayı yine hep birlikte gerçekleştireceğiz. Cumhuriyetin bize verdiği özgüven ve cesaretle hep daha ileriye, hep daha büyük hedeflere yürüyeceğiz.. “Atatürk’ün yolunda kararlılıkla ve sorumlulukla yürüyeceğiz” dedi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB), Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılını muhteşem bir etkinlikle kutladı. Hazırlıklarına aylar öncesinden başlanan kutlama programı Maltepe Etkinlik Alanı’nda gerçekleştirildi; CHP Küme Lideri Özgür Özel, CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve alanı ağzına kadar dolduran İstanbulluların katılımıyla gerçekleştirildi. 150 metre etabına eşi Dr. Dilek Kaya ile gelen İmamoğlu, İmamoğlu ile el ele çıktı. Vatandaşları sevgi gösterileriyle karşılayan İmamoğlu çiftine, muhteşem sahnede İBB ve bağlı şirketlerin çeşitli birimlerinde görev yapan 142 çalışan da eşlik etti. İmamoğlu çifti ve çalışanları karşılıklı sıraya girerek dev Türk bayrağını sahnede çekileceği bayrağa elden ele geçirdi. Son olarak 4 İBB polisine devredilen bayrak, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları ve tüm şehitler için saygı duruşunun ardından vatandaşların alkışlarıyla göndere çekildi. Şehitler ve İstiklal Marşı’nın okunması.
“CUMHURİYET NEDİR BİLİYOR MUSUNUZ?”
Bayrağın göndere çekilmesinin ardından konuşan İmamoğlu, meydanı dolduran vatandaşlara kısaca şu konuşmayı yaptı:
“Cumhuriyetin ne olduğunu biliyor musun? Cumhuriyet birbirimize verdiğimiz şeref ve haysiyetin vaadidir. 29 Ekim 1923’te hep birlikte bir söz verdik. ‘Bu güzel ülkede herkes eşit ve özgür olacak’ dedik. ‘Bu ülkede 86 milyon insanımız eşit hissedar olacak’ dedik. Hiç kimseye veya hiçbir gruba ayrıcalık tanınmayacak. Bu ülkede millet iradesinin üstünde hiçbir gücü kabul etmeyeceğimize hep birlikte söz verdik. Farklılıklarımız ne olursa olsun, Türk’ü, Kürt’ü, Laz’ı, Çerkes’i, herkesi eşit derecede saygın ve değerli kabul edeceğimize dair birbirimize söz verdik. Sevgiyle, saygıyla, dayanışmayla yaşayacağımızın sözünü verdik. ‘Birbirimiz için endişeleneceğiz. ‘Birbirimizin yanında olacağız’ dedik. “Türkiye Cumhuriyeti, 29 Ekim 1923’te verdiğimiz söze sadık kaldığımız ve dayanışma içinde birbirimize destek olduğumuz için bugün hala ayakta ve çok güçlü.”
“CUMHURİYET; “Efendiliği ve Hakimiyeti Reddeder”
“Cumhuriyetimizin 100. yılını ilk günkü heyecan ve umutla kutluyoruz. Mutlu Cumhuriyet. Yeterince kutlayamıyoruz. Daha fazla gurur duyamayız. Ülkemizin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü yeterince hatırlayamıyoruz. Kendisine minnettarız. Cumhuriyet, devlet rejiminin çok ötesinde bir gerçekliktir. Cumhuriyet aynı zamanda birlikte yarattığımız bir sosyal projedir. Bu sosyal projenin temelinde insanın özgürlüğü, eşitliği ve toplumun dayanışması bir arada yatıyor. Cumhuriyet, insanların hiçbir baskı ve tahakküme uğramadan, dayanışma içinde, özgür ve eşit bir şekilde bir arada yaşadığı, birlikte yönettiği rejimin adıdır. Cumhuriyet; efendiyi ve tahakkümü reddeder. Konu bitti, vatandaşlık başladı. Cumhuriyet anlayışında hiçbir birey, toplumun hiçbir kesimi diğerine egemen olamaz. Aynı şekilde devlet de topluma hakim olamaz. Devlet vatandaşını seviyor. Devlet vatandaşına şefkatle bakıyor. Devlet hakim değildir. Cumhuriyetimiz özgür ve eşit yurttaşların dayanışma içinde kurduğu toplumsal barışın adıdır. Cumhuriyet ideali aynı zamanda uluslararası barışın da teminatıdır. Dünyanın savaşlar, işgaller ve baskılar altında büyük acılar yaşadığı bu günlerde Cumhuriyetimizi korumak için; Aynı zamanda barışın, huzurun, kardeşliğin korunması anlamına da gelir. İnsanlığı korumaktır. Cumhuriyetimizi korumak için; “Dünyaya eşitlik, özgürlük, dayanışma ve barış mesajı vermektir.”
“ATATÜRK’ÜN YOLUNDA YÜRMENİN GETİRDİĞİ SORUMLULUK VE KARARLILIKLA YÜRÜYECEĞİZ”
“İkinci yüzyıla adım atarken Cumhuriyetimizi, yani birliğimizi yenileme göreviyle karşı karşıyayız. Bunu toplumdaki tarihi yaraları kapatarak başaracağız. Toplumun her kesimini, kendini dışlanmış hisseden herkesi eşitlik, özgürlük, dayanışma ve barış unsurları etrafında buluşturacağız. Omuz omuza olacağız. Bir araya gelerek başarıya ulaşacağız. Türkiye’nin özgür, mutlu, güçlü ve istikrarlı bir ülke olmasının şartı Cumhuriyetin ilke ve değerleri etrafında bir araya gelmektir. En büyük uzlaşmayı, bu güzel buluşmayı yine hep birlikte gerçekleştireceğiz. Cumhuriyetin bize verdiği özgüven ve cesaretle hep daha ileriye, hep daha büyük hedeflere yürüyeceğiz. Atatürk’ün yolunda yürümenin kararlılığı ve sorumluluğuyla yürüyeceğiz. Hazır mıyız? İstanbul’a hazır mıyız? Kararlı mıyız? Cumhuriyete hazır mıyız? Demokrasiye hazır mıyız? Atatürk’e hazır mıyız? (‘Evet’ sesleri.)”
“KESİNLİKLE BAŞARIYA ULAŞACAĞIZ”
“Kendimize güvenmekten ve gelecek güzel günlere inanmaktan vazgeçmeden yolumuza devam edeceğiz. Ve kesinlikle başaracağız. Kesinlikle başaracağız. Göreceksiniz, karanlığın sonunda parlak, parlak bir ışık bizi bekliyor. Bunun için çok koşacağız. Gittiğimiz her yeri aydınlatacağız. Biz Kimiz? Biz medeniyetlerin beşiği Anadolu’yuz. Biz genç ve cesur Türkiye’yiz. Gençliğimiz var. Gençliğimiz var. Millet olarak hazırız. Biz Cumhuriyetin çocuklarıyız. Cumhuriyetimiz sonsuza kadar var olsun. 100. yaş günün kutlu olsun. Tam bağımsız bir Türkiye olsun. Atatürk; çok yaşa. Cumhuriyet; çok yaşa. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.”
ÖZEL SAHNEDE SÜPER KUTLAMA
“Cumhuriyet’in 100. Yılı” gösterisi için 150 metre uzunluğunda özel bir sahne tasarlandı. Türkiye’nin en büyük sahnesinde son teknoloji görüntü, ses, ışık, pyro ve otomasyon ekipmanları kullanıldı. Görkemli sahnenin ortasında 16 metre yüksekliğindeki ‘Cumhuriyet Çınarı’ yer alıyordu. Yüzyıl kutlamalarına özel olarak hazırlanan 100. yıl özel gösterisinde usta sanatçı Haluk Bilginer’in temsili Cumhuriyet ağacı, bir kız çocuğunun hikayesini İstanbullularla paylaştı. Jimnastik sporcusu Tabiat Kale, hayallerinin peşinden giden kızı canlandırdı. Yaklaşık 40 dakika süren özel gösteriye yurt dışından gelen hava ve kara akrobatları da eşlik etti. Türkiye’nin her ilini temsil eden 81 halk dansları dansçısı ile İtalya’dan uçan balon akrobasi grubu, Boğaziçi Köprüsü şeklinde tasarlanan sahnede buluştu. Zeybekler, çağdaş dans grupları, tiyatro oyuncuları, Türkiye’nin yurtdışındaki genç gururlarından Piyanist İlyun Bürkev, Duman, İskender Paydaş ve Orkestrası Kubat, Edis ve Sıla gösterileri ve konserleriyle İstanbullulara unutulmaz bir gece yaşattı. Cumhuriyetin 100’üncü yılı gösterisinin finali usta sanatçı Zülfü Livaneli’nin konseriyle gerçekleştirildi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
